Kayıtlar

Yıldız Sarayı

Yıldız Sarayı, 1880 yılında II. Abdülhamit’in saltanatı zamanında Osmanlı Devletinin merkezi oldu. On yedinci yüzyılın erken zamanlarında I. Abdülhamit yönetimi altında bir imparatorluk arazisi olarak geliştiği halde bu fevkalade paranoyak adam Dolmabahçe Sarayının denizden saldırıya uğrayacağından korkarak karargâhını daha kolay savunulacağını düşündüğü Yıldız tepelerine taşıdı.  Topkapı gibi Yıldız Sarayı da tek bir saraydan ziyade birçok yapıdan oluşan bir komplekstir. I. Süleyman döneminden (1520-1566) başlayarak padişahlar için bir avlanma yeri olmuştur. Saray arazisi ile ne oranda örtüştüğü kesin olarak bilinmese de "Civan Kapucıbaşı Bahçesi", "Kazancıoğlu Bahçesi" adını taşıyan bahçe ve koruluklar büyük olasılıkla Yıldız Sarayı arazisini de içermekteydi.  Bu bahçeler I. Ahmed döneminde (1603-1617) padişah bahçeleri arasına katıldı. II. Abdülhamit'in 1876'da iki devrime sahne olan Dolmabahçe Sarayı'nı duygusal nedenlerle terkederek daha korunaklı o...

Yılanlı Sütun

  Yılanlı Sütun, Büyük Konstantin’in 324’te Peloponez Yarımadasında bulunan Delfı’den getirdiği bronz sütundur. Aslen altın bir kâse taşıyan altın bir üçayağı destekleyen birbirine dolanmış üç yılandan ibaret olan sütunun 2500 yıllık olduğu söyleniyor.  Plataea Muharebesindeki Yunan zaferini kutlamak adına yapılan sütuna Herodot a göre mağlup olan Perslere ait eritilen silahlarla biçim verilmiştir.  Doğruluğu şüpheli çeşitli hikâyeler kaybolan yılan başlarına açıklama getirmektedir. Gibbona göre II. Mehmet 1453’te şehre girdiğinde asasıyla yılan başlarından birine vurup hasar vermiştir, başka bir hikâyeye göre de on yedinci yüzyılın sonlarına doğru sarhoş bir Polonyalı asilzade sütuna vurup devirmiştir. 

ESKİ İSTANBUL SÖZLÜĞÜ

 ESKİ İSTANBUL SÖZLÜĞÜ Ahd-i Atik : Tevrat da dahil, İncil'e kadar olan kutsal metinleri kapsayan ve Hıristiyanlarca da benimsenen kitap. İncil, bunun devamı kabul edilir ve Ahd-i Cedid olarak adlandırılır. Akaretler : Beşiktaş'ta Evkaf-ı Hümayun denilen Osmanlı Vakıf kurumunca yaptırılıp saray personeline tahsis edilmiş lojman evler. Bu evlerin yer aldığı semt de aynı adla anılmaktadır. Baba, Oğul, Kutsal Ruh : Hıristiyanlık öğretisindeki üçlü inanış. Baba (Tanrı) Oğul (Hz. İsa) ve ikisi arasındaki iletişimi sağlayan Kutsal Ruh (Melek). Bu üçlü, bir bütün ve birlik içerisinde kabul edilir. Bağıl : Sultan saraylarının, büyük konakların avluya da bahçelerindeki ahır, otluk, arabalık, uşak evi vs. Başbakan : Konuşma 1940-1941 yıllarında geçtiğine göre, adı anılmayan başbakanın Refik Saydam olması gerekiyor. Birinci Ferik : Osmanlı ordusunda orgeneral eşiti rütbe. Camlı Köşk : Dolmabahçe Sarayı'nın cadde tarafında kalan ve eski Osmanlı saraylarının alay köşkü formunu andıran, ...

Yeni Valide Camii,

Resim
  Üsküdar çarşısı içinde devrinin en güzel eserlerinden biri olan Yeni Valide Camii, Hakimiyet-i Milliye Caddesi, Balaban Caddesi ve İmam Nasır Sokağı ile çevrili geniş bir alanı kaplar. Cami avlusuna bu yollara açılan beş kapıdan girilir.  Hakimiyet-i Milliye Caddesi'ne açılan kapı, çarşı tarafında bulunduğundan 'Çarşı Kapısı', eski Bit Pazarı kapısının karşısında bulunan ikinci kapı, 'Bat Pazarı Kapısı' veya 'Sebil yahut Hünkâr Kapısı' isimleriyle anılırdı. Üçüncü kapı, Arasta Çarşısı'na açıldığından 'Arasta veya Bedesten Kapısı', Balaban Caddesi tarafındaki dördüncü kapı, 'Balaban Kapısı, Cümle Kapısı, İmaret Kapısı veya Mektep Kapısı' adlarıyla bilinirdi.  Beşinci kapı ise, 'Uncular Kapısı, Değirmen Kapısı, Mescit Kapısı, İmam Kapısı' isimleriyle meşhurdu. Bu yöndeki kapılar isimlerini, burada bulunan ve yakın zamana kadar duran bir değirmenin taşlarından, Geredeli Mescidi'nden ve İmam Nasır'ın yaptırmış olduğu bir çeş...